30 Mart 2016 Çarşamba

Sahne sanatları anlamı, kısaca tanımı:

Sahne
Bir konu veya çalışma çevresi, çalışma dalı. Bir oyun veya filmin başlıca bölümlerinden her biri. Tanık olunan, gözlenen olay. Görüntü. İzleyicilerin kolayca görebilmeleri için genellikle yerden belli bir ölçüde yüksek yapılan, oyun, müzik vb. gösteri yapmaya uygun yer, oyunluk.
Sanat
Bir meslekte uyulması gereken kuralların tümü. Belli bir uygarlığın veya topluluğun anlayış ve zevk ölçülerine uygun olarak yaratılmış anlatım. Bir duygu, tasarı, güzellik vb.nin anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık. Zanaat. Bir şey yapmada gösterilen ustalık.
Gösteri
Bir istek veya karşı görüşün, halkın ilgisini çekecek biçimde topluca ve açıkça yapılması, nümayiş. Bir şeyi tanıtmak amacıyla yapılmış olan sunum, demonstrasyon, demo. Birinin, bir topluluğun kendi duygusunu gösteren sözü veya davranışı, tezahürat. Genellikle şarkı, dans vb. eğlence türlerin yer aldığı eğlence, şov. İlgi, dikkat çekmek için bir topluluk önünde gösterilen beceri veya oyun. Sinema veya tiyatroda film, oyun gösterme işi.
Dayalı
İlgili, dair, müstenit, mebni. Dayanarak, dayanmış bir biçimde. Dayanmış olan.
Tiyatro
Sahnelenmek için yazılmış oyunların tümü. Dram, komedi, vodvil vb. edebiyat türlerinin oynandığı yer. Bu türleri, izleyiciler önünde sahnede oynayan grup.
Orta
Ne büyük ne küçük, midi. Yeniçeri Ocağında tabur. Bir olayın, içinde gerçekleştiği yer. Defterde, bir araya getirilmiş belli sayıda yaprakların oluşturduğu bölümlerden her biri. Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer. Ne uzun ne kısa, midi. Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre. İki karşıt nitelik veya durum arasında bulunan, tutarlı, ılımlı, vasat. Öğretimde, öğrencinin değerlendirilmesinde geçer not ile iyi arasındaki derece. Çankırı iline bağlı ilçelerden biri. Orantı. Her iki yanında kendi türünden aynı nitelikte nesneler, durumlar bulunan. Bir şeyin eşit olarak ayrılabileceği bölüm. Sorunların çözümünde aşırılıklardan kaçınan, ölçülü bir yöntem izleyen. İyi ile kötü arasındaki durum. Futbolda oyunculardan birinin, topu, kale ağzında duran arkadaşlarına havadan yollamak için yaptığı vuruş.
Oyun
Şaşkınlık uyandırıcı hüner. Güreşte rakibini yenmek için yapılmış olan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket. Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç. Müzik eşliğinde yapılmış olan hareketlerin bütünü. Kumar. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi. Hile, düzen, desise, entrika. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes.
Dans
Müzik temposuna uyularak yapılmış olan ve estetik değer taşıyan düzenli vücut hareketleri, raks.

Geleneksel Sahne Sanatlarımız Nelerdir?

Geleneksel Sahne Sanatları, Orta Oyunu, Karagöz Oyunu, Kavuklu Pişekar, Aşuk Maşuk, Meddah ve Kantoyu içeren Geleneksel Ramazan Eğlenceleri’dir.
Geleneksel Sahne Sanatlarına emek veren sanatkârlar, ister melodram, ister komedi, ister trajedi olsun, oynadıkları eserleri, oyunlarını sergiledikleri zamana, ortama ve seyircinin özelliklerine göre değiştirirler. Bazen oyunun konusu bile hiç düşünülmeden halkın sevip tutacağı bir ad bulunur ve ilan edilir. Ancak bu ilanlardan sonra sahnede konunun nasıl işleneceği, kimin ne görev üstleneceği oyunu yöneten tarafından sadece ana çizgileriyle belirtilir ve oyunun akışı içinde yeri ve zamanı geldiğinde metne bağlı kalmaksızın Doğaçlama roller oynanır. Bu türe aynı zamanda Doğaçlama (Tuluat) Tiyatrosu da denir.
Tuluat (doğaçlama) tiyatrosunda vazgeçilemeyen başka bir özellik de kantocuların söylediği kantolardır. Bunlar şarkılarla oyuna renk kattıkları gibi, aynı zamanda çıktıkları oyunlarda da bazı rolleri üstlenirler. Böylece müzik rengi de eser içinde yerini almış olur.
Geleneksel bir tür olan Tuluat Tiyatrosu’ndan bahsedince, özellikle Ramazan günlerinde, Osmanlı’nın son dönemlerinde, İstanbul şehri halkının tek eğlence ve vakit geçirme yeri olan Direklerarası’ndan da bahsedilmelidir. Direklerarası, yaklaşık 150-200 yıl öncesinde bugünkü Şehzadebaşı mahalinde, özellikle Ramazan aylarında halkı eğlendirmek amacıyla, adından da anlaşılacağı gibi boş alanlara dikilen direklere gerilen çadırların ortasında yapılan eğlencelere verilen addır.
Direklerarası eğlenceleri, eski İstanbul’un eğlence hayatının kaynaştığı en canlı ve hareketli yerleri olmuştur. Meddah, Akrobat, Jonglör, Kanto, Tuluat Tiyatrosu, Sihirbazlar (İllüzyonist - eski adıyla göz boyamacılar), Karagöz, Canbazlar, Ateş Yutan Adamlar, Dev Adamlar (Tahtabacak), Sema Gösterileri ve Musiki Fasılları demektir.

www.firmasell.com
 tiyatronedirkimdir.blogspot.com 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder